Kısırlık (İnfertilite)
IVF (Tüp Bebek) Hakkında
Sık Sorulan Sorulanlar
|
İnfertilite (kısırlık) nedir ?
İnfertilite ,
çiftlerin "bir yıl veya daha fazla bir süreden beri , korunmasız olarak ve
düzenli cinsel ilişkide bulunulmasına rağmen gebe kalamaması" olarak tarif
edilebilir.
Kısırlık toplumda ne kadar sıklıkta görülüyor?
Dünyada
çiftlerin % 8 - 10 unun infertilite ile ilgili bir sorunla karşılaştıkları
tahmin edilmektedir. Bunun anlamı dünya çapında 100 milyon civarında insanın
bu sorunla karşı karşıya olduğudur.
|
Kısırlık yalnızca kadından mı köken alır ?
Hayır.
İnfertilite % 30 - 40 oranında yalnızca kadından kaynaklanan sorunlardan , %
30 - 40 oranında yalnızca erkekten kaynaklanan sorunlardan kaynaklanır.
Vakaların % 20 - 30 unda problem her iki cinsi birden etkileyen sorunlar veya
açıklanmayan sebeplerle (unexplained) ortaya çıkar.
Kısırlığa en sık yol açan nedenler nedir ?
Kadında
infertiliteye yol açan en önemli nedenler yumurtlama bozuklukları ve tüplerin
hasara uğraması gibi anatomik nedenlerdir. Erkekte ise en önemli neden sperm
sayısını ve kalitesini etkileyen sperm yapım bozukluklarıdır. Erkek
infertilitesi vakalarının yaklaşık üçte birinde sorun testislerin hormonal
uyarıya sperm üretimi ile cevap verememesi nedeniyle ortaya çıkar.
Polikistik Over Sendromu (PCOS) nedir ?
Polikistik over
sendromu kadınların % 6’sında görülen hormonal bir yumurtlama bozukluğudur.En
önemli belirtileri düzensiz adet kanamaları,vücutta aşırı kıllanma, erkeklik
hormon düzeylerinin yüksekliği nedeniyle sivilce gelişmesi, aşırı kilo alma,ultrasonda
yumurtalıkların çok büyük boyutlara ulaşmış olmasıdır. Bebek sahibi olmaya
yönelik tedaviler öncelikle adetlerin düzene sokulmasını amaçlar.Çoğu
vakalarda adet düzeni sağlanarak yumurtlama başlar.
Tüpler nasıl hasar görür,nasıl tıkanır ?
Yardımcı üreme
tekniklerinin ilki olan IVF tüpleri kapalı olan kadınların tedavisini
hedeflemişti.Bugün tubal hasar yine IVF uygulaması için en önemli neden.
Tüplerdeki tıkanıklık ve yapışıklığın başlıca sebebi ise geçirilmiş karın içi
iltihaplı hastalıklardır.Tüpler genellikle cinsel ilişki yoluyla bulaşan
hastalıklarla tıkanır. Klamidya iltihapları,Belsoğukluğu gibi
hastalıklarla.Bu sorunlardan etkilenen hastalar genellikle kısırlık ve/veya
dış gebelik riski ile karşılaşırlar.
Endometriozis nedir ,kısırlık üzerine etkisi nasıl olur?
Endometriozis ,
rahimin içerisini kaplayan endometrium tabakası denilen dokunun vücutta rahim
dışında başka bir yerde bulunması durumudur. Genellikle alt karın bölgesi
içerisine yerleşiktir ancak nadiren başka bölgelerde de görülebilir.
Hastalığın oluşumu konusunda net bir sebep ortaya konamamıştır.Bu sorunun
daha net olarak ortaya çıkarılabilmesi için daha fazla çalışmalar yapılması
gerekmektedir.
Kistik fibroz ve erkek infertilitesi
(erkek kısırlığı) arasındaki ilişki nedir?
Kistik fibrozis
denilen hastalık da erkek üreme sistemini etkileyerek kısırlığa neden
olabilir. Vaz deferens denilen ve testisleri boşalma kanalları ile
birleştiren kanal doğumsal olarak yoktur. Bu nedenle spermler penise geçemez.
Bu vakalarda testiküler sperm aspirasyonu (TESA) yöntemi kullanılarak sperm
elde edilebilir.
Laparoskopide ne gibi işlemler yapılır ?
Laparoskop ,
göbek deliğinin altından açılan küçük bir delikten içeri sokularak karın
içerisini görmeye yarayan bir cihazdır. Bu yöntemle karın içerisinde
kısırlığa yol açan rahatsızlık araştırması yapılabilir. Bunun dışında eğer
karın içerisinde kısırlığa nedeni olabilecek her hangi bir yapışıklık , kist
gibi bir durum gözlenir ise ilave olarak açılan minik deliklerden karın
içerisine sokulacak elektrokoter, lazer gibi aletler ile bu olaylar tedavi
edilebilir.
40
yaşından sonra kısırlık durumunda ne yapılır?
Genellikle
fertilitenin yaşla birlikte azalacağı kabul edilmektedir. 20-30’lu yaşlardaki
kadınların doğal şartlarda % 25 - 30 oranında gebe kalma şansları varken bu
oran 40 lı yaşların başlarında % 5 e düşer. IVF tedavisinde başarı şansını en
yüksek oranda etkileyen faktör yaştır. Araştırmalar ilerleyen yaşla birlikte
kadınlardaki yumurtaların kalitelerinin bozulduğunu göstermiştir.
Erkeğin ilaç kullanarak sperm sayısı yükseltilebilir mi?
İlaç
tedavisinden fayda görebilecek erkek sayısı oldukça azdır. Genellikle
ilaçların pek faydası olmamakta. Azospermide ilaç tedavisi denenmekle beraber
sonuç faydalı olmamaktadır. En iyi yöntem tüp bebek tedavisinin kendisidir.
Erkek için kullanılacak ilaç masrafı da oldukça yüksektir.
Varikosel ameliyatı
sperm eksiklikleri üzerine olumlu etki yapar mı?
Varikosel
ameliyatı olup olmama sorusu çok sık gündeme gelen bir konudur. Bu konuda tüp
bebek uzmanları ve üroloji uzmanları arasında bazı görüş ayrılıkları
mevcuttur. Varikosel ameliyatının faydalı olma ihtimali en fazla % 50 vakada
mümkün olabilir. İleri derecede sayı azlığı, hareket azlığı veya şekil
farklılığı olan sperm analizi sonuçlarında pek düzelme olmuyor. Yine en iyi
tedavisi yöntemi tüp bebek tedavisinde seçilmiş kaliteli spermin yumurta
içine enjeksiyonudur (icsi).
Erken menopoz
nedir? Bu durumda tüp bebek uygulaması yapılır mı?
Erken menapoz
kadının 35 yaş öncesi adet görmemesi durumudur. Bu durumu olan kadınlarda
çocuk isteği olsun veya olmasın mutlaka jinekolojik takipler yapılmalıdır.
Çocuk isteği olan kadınlarda ilaç denemeleri yapılıp yumurta geliştirmeye
çalışılabilir. Bu kadınlarda ön tetkiklerden sonra durum değerlen dirilmesi
ne göre yumurta gelişmesi için hiç olmazsa bir kere deneme yapılabilir. Genç
yaşta adetten kesilenler de bazan yumurtalıklar cevap verebilir. Yalnız tüm
olumsuz ihtimaller hastaya önceden anlatılıp ona göre karar vermesine
yardımcı olmak gerekir. Sonuçların pek yüz güldürücü olmadığı çiftlere
önceden söylenmelidir. Ayrıca, bu tip hastalarda ilerdeki yaşamında
gelişebilecek durumlar ile ilgili bilgi verilmesi gerekmektedir.
Kısırlık tedavisinin başarısını etkileyebilecek özel faktörler var mıdır ?
Her tür kısırlık
tedavisinde başarı şanslarını konuşurken kadının yaşı, infertilitenin süresi
gibi faktörler başarı şansını etkileyebilir. Kadında yaş ilerledikçe,
özellikle 40 yaşından sonra doğurganlık azalır. Kadının yanında erkekle
ilgili bir sorun var ise bu başarıyı olumsuz yönde etkileyebilir.
Kısırlık tedavisinin kadında yol açabileceği her hangi bir zarar ve risk söz
konusu mudur?
Yararlarının
yanında,kısırlık tedavilerinin nadir de olsa gözlenebilen yan etkileri
vardır. Yumurtlamanın uyarılması tedavisi sırasında hasta başarılı bir tedavi
için çok yakından takip edilmelidir. Tedaviyi takip etmek için kullanılan
yöntemler olan ultrasonografi ve hormonal takip, hekimin, tedavi sırasında
ortaya çıkabilecek yumurtalıkların aşırı uyarılması sendromunu (Ovaryen
hiperstimülasyon sendromu-OHSS) önleyebilmesi ve çoğul gebeliklerin
önlenilmesi için önemli yararlar sağlar. Günümüzde tedavi protokollerinin
hedefi yalnızca gebe kalmayı sağlamak değil çoğul gebelikleri ve OHSS yi
önlemek olarak planlanmıştır.
Ovaryen Hiperstimülasyon Sendromu (OHSS) nedir ?
Yumurtalıkların
aşırı uyarılması sendromu (Ovaryen hiperstimülasyon sendromu-OHSS),
yumurtlamayı uyarıcı ilaçlarla yapılan tedaviler sırasında ortaya çıkabilecek
bir yan etkidir. Bu sendromun belirtileri arasında yumurtalıkların aşırı
büyümesi, karın içerisinde sıvı birikmesi ve sindirim sistemi ile ilgili
sorunların ortaya çıkması (bulantı, kusma, ishal) sayılabilir. Ancak ciddi
OHSS çok nadirdir ve % 1-2 oranında görülür.
Kısırlık tedavisinde çoğul gebelik (ikiz, üçüz..) oluşma ihtimali nedir?
Kısırlık
tedavisi altındaki çiftlerde çoğul gebelikler normal topluma göre daha yüksek
oranda gözlenmektedir. Çoğu ikiz olmak üzere vakaların yaklaşık % 20 sinde
çoğul gebelik gelişir.IVF ile elde edilen her 4 gebelikten 1’i çoğul
gebeliktir.
Yumurtlamanın uyarılması tedavileri yumurtalık kanseri riskini arttırır mı ?
kanser yapar mı?
Yumurtalık kanseri nadir bir hastalıktır ve genç bir kadının yaşamı boyunca
bu hastalığa yakalanma riski % 1.5 in altındadır. Son yıllarda yapılmış olan
bilimsel çalışmalar kısırlığın kendisinin yumurtalık kanseri için bir risk
faktörü olduğunu ortaya koymuştur. Geçirilen her gebeliğin kadında yumurtalık
kanseri riskini azalttığı bulunmuştur.Yapılan hiç bir epidemiolojik çalışmada
yumurtlamayı uyarıcı ilaçlar ile yumurtalık kanseri arasında bir ilişki
gösterilmemiştir.
İleri
derecede endometriozis veya çikolata kisti olan kadınlar ne yapmalı?
Tedavileri ne şekilde olmalıdır?
Bu tip
kadınlarda kısırlık tedavisi endometriozisin yerleşme alanlarına, ve
yaygınlığına bağlı olarak farklılık gösterdiği için her kadını kendi durumuna
göre değerlendirmek gerekir. Bazen kistlerin alınması gerekir, bazen kistler
alınmadan tedaviye devam edilebilir. Endometriozisli kadınların hayat boyu
takip edilmeleri gerektiği mutlaka hatırlatılmalıdır.
Kısırlık tedavisi
sonrası doğan bebeklerin sağlığı ile ilgili riskler var mıdır ? anomali
gelişebilir mi?
Yumurtlamayı uyarıcı ilaçlar ile tedavi sonucu elde edilen gebelikler sonrası
doğan çocuklarda doğumsal anomali açısından normal gebelikler sonucu doğan
çocuklardan bir farklılık saptanmamıştır.
Embryo redüksiyonu ne demektir ?
Yardımla üreme
teknolojilerinde çoğul gebelikler çok sık görülür. Ciddi sorunlara yol
açabilecek erken doğumları, çoğul gebeliğin anne ve bebeklerde yaratabilmesi
olası ciddi sorunları engelleyebilmek için embryo redüksiyonu işlemi
yapılabilir. Bu işlem ile rahim içerisindeki embryoların sayısı azaltılır ve
kalan bebeklerin yaşama şansı arttırılmaya çalışılır.
Reprodüktif Cerrahi ne demektir ?
Reprodüktif (
üreme ) cerrahi, normal üreme forksiyonunu engelleyen anatomik sorunları
düzeltmeye yönelik olarak yapılan cerrahi işlemlerdir. Reprodüktif cerrahlar
kadında tubal tıkanıklık, endometriozis, rahimdeki myomlar, karın
içerisindeki yapışıklıkların giderilmesi , erkekte varikosel, kanal
tıkanıklığı ve diğer bir çok sorunu cerrahi olarak düzeltebilirler.
Sun'i
dölleme (Aşılama, İUİ) her infertil çift için uygun bir tedavi midir ? Ne
zaman yapılmalı?
Hayır. Sun'i
dölleme (aşılama , intrauterin inseminasyon - IUI) işleminde spermler
doğrudan rahimin içerisine yerleştirilir. Bu yöntem ancak bazı infertilite
tiplerinin tedavisi için kullanılabilir.Bunlar servikal faktör dediğimiz
spermlerin yapılan cinsel ilişki sonrası testinde (post koital test) rahim
ağzını geçemediğinin tesbit edildiği durumlar, retrograd ejakülasyon yani
vajene değil erkekte geriye doğru mesaneye boşalma durumlarıdır. Aşılama
tedavisi spontan adet dönemlerinde veya yumurtalıkların hormonal ilaçlar ile
uyarıldıkları sikluslarda yapılabilir.
Yüksek FSH nasıl değerlendirilir? Ne yapılmalıdır?Taşıyıcı Annelik Nedir?
Kadınlarda
adet kanamasının 2-3 günü yapılan FSH ölçümü laboratuar normal üst sınırından
fazla ise FSH yükselmesinden bahsedilir. FSH hormonu genellikle 37 yaşından
sonra yükselme eğilimi gösterir. Kadınlarda menopoza girmeden yıllar önce
(7-10 sene) FSH hormonunda seyrek olarak yükselmeler tesbit edilebilir. Zaman
içinde bu yükselmeler daha sık olmaya başlar. FSH yüksekliğinin değeri
arttıkça yumurtalıklardan yumurta geliştirme kapasitesinde azalma olabilir.
Bu durum ancak ultrason takipleri ile tesbit edilebilir. Eğer yumurta
gelişmesinde azalma söz konusu ise dışardan ilaç verilerek çocuk isteyen
kadınlarda tedavi yapılabilir. FSH yükselmesi olan kadınlarda gebelik
oranlarının biraz daha düşük olabileceği kendilerine anlatılmalıdır. Ayrıca
klasik tedavilerle çok uzun süreler vakit kaybedilmemelidir. Bazen yeni evli
ve 40 yaş üzeri kadınlarda her şeyin normal olduğu söylenip uzun süre tedavi
yapılmadığına şahit oluyoruz.
Yumurta bağışı nedir,nasıl uygulama bulmaktadır ?
Kadının
yumurtalıklarının olmadığı, çalışmadığı ya da yumurtalarının doğacak çocukta
mutlak olarak kalıtsal bir hastalığa yol açacağı bilinen bir genetik sorun
taşıdığı bazı durumlarda yumurta bağışı yoluyla gebelik denenebilir.Bu
uygulama ülkemizde yasal değildir ve uygulanmamaktadır.
Embriyo dondurma, kriyoprezervasyon (dondurarak saklama ) nedir ?
Eğer embryo
transferi sonrasında elimizde fazla miktarda embryo kalmış ise bunlar
dondurulur ve eğer gebe kalınamaz ise daha sonraki adet dönemlerinde kadına
uyarma tedavisine gerek kalmadan transfer edilebilir. Bu yöntem hem tedavinin
başarı şansını arttırır hem de tedavi maliyetinde önemli bir avantaj sağlar.
Spermlerin de özel bazı durumlarda dondurularak saklanabilmesine izin
verilmektedir.Erkekte yumurtalık kanseri varlığı, erkek çiftin
radyoterapi,kemoterapi görmesini yani sperm kalitesinin düşeceği tedavilere
maruz kalacağı başka sistemlere ait tümör tedavileri, azospermik hastadan
elde edilen spermler gibi.
TESE
veya MESA nedir ? ne zaman yapılır?
TESE :
Testiküler sperm ekstraksiyonu:Testisten operasyon ile sperm elde etme.
MESA:
Mikrocerrahi yöntemle testisin epididim bölgesinden sperm aspirasyonu.
TESE ve MESA
semenlerinde hiç sperm bulunmayan veya kanal tıkanıklığı nedeniyle
spermlerini dışarıya veremeyen erkelerden sperm elde etmek için geliştirilmiş
tekniklerdir. Tabiiki eğer testislerde hiç sperm üretimi yoksa TESE veya MESA
uygulaması sonuç vermez. Eğer sperm hücreleri bu teknikler ile elde
edilebilir ise bunu ICSI işlemi takip eder. ICSI aynı IVF gibidir burada
sadece bir tek sperm hücresi yumurtayı dölleyerek bir embryo elde edebilmek
için yumurtanın içerisine bir mikroiğne ile enjekte edilir.
Embryolar niçin ve nasıl dondurulur ?
uygulama nasıl
yapılır?
İnsan embryoları sıvı nitrojen içerisinde başarıyla dondurularak uzun süre
saklanabilir. Yumurtalıkların ilaç ile uyarılması sonucunda çok sayıda
yumurta gelişir ve bu yumurtaların döllenmesi sonucunda elimizde çok sayıda
embryo olabilir ancak bunların hepsini bir tedavi döneminde rahim içerisine
transfer edebilmek mümkün değildir. Çünkü bu durumda önemli çoğul gebelik
riskleri karşımıza çıkabilir.Artan embryoları çöpe atmak yerine bunların iyi
kalitelileri seçilerek dondurulurak saklanır. Bu yöntem ile kadının bir çok
kez ilaçlar ile tekrar tekrar uyarma tedavi yapılmasına, yumurta toplanmasına
gerek kalmadan yalnızca embryo transferi ile gebe kalma şansını deneyebilir.
Ancak bu embryolar sonsuza dek saklanılamaz. Bu konu ile ilgili olarak
değişik ülkelerde değişik düzenlemeler ve yasalar vardır. Ülkemizde de
embryoların dondurularak saklanması yasal bir işlemdir.
Niçin
tüm embryolar gebeliği sağlayamaz ?
IVF sonrasında
da , doğal olarak oluşan embryolarda olduğu gibi kromozomal anomaliler var
olabilir. Embryonun bölünmesi sırasında bazı sorunlar ve parçalanmalar da
yaşanabilir. Tüm bu sorunlar sonucunda embryo çok fazla sayıda hücre
kaybedebilir ve gebelik gerçekleşemez.
Tüp
bebek uygulamalarında ülkemizdeki, durum nedir?
Türkiye’de yılda
yapılan tüp bebek uygulama sayısı hakkında sağlıklı bilgiler Sağlık
Bakanlığından alınabilir. Tüp Bebek merkezleri her yıl Sağlık Bakanlığına
düzenli olarak geri bildirim yapıyorlar. Ortalama olarak basarinin %25-40
arasında olduğunu söylenebilir. Tüm dünyada olduğu gibi bazı merkezler daha
basarili bazı merkezler daha az basarılıdır.
Hiç
spermi olmayan hastalara uygulanabilir mi?
Evet. Hiç spermi
olmayan hastalar üç grupta incelenebilir. Birincisi hipotalamus-hipofizden
gelen hormonkların eksikliğine bağlı olarak sperm olmayan hastalarda
çoğunlukla tıbbi tedavi ile sperm oluşumu sağlanabilir ve bu hastalarda
aşılama ile gebelik elde edilebilir. Başarı elde edilmeyen hastalarda ise
mikroenjeksiyon uygulanır. Bu hastalarda testisten biyopsi alınmasına
genellikle gerek duyulmamaktadır. İkincisi sperm yapımı normal olduğu halde
kanalların tıkalı olmasına bağlı olarak sperm yapımının olmamasıdır. Bu
hastalarda bir iğne ile veya başarısız olunursa testisten küçük bir parçanın
alınması ile sperm elde edilebilir. Üçüncüsü testiste sperm yapımının bozuk
olduğu gruptur ki hastaların büyük bir bölümünü bu hastalar oluşturmaktadır.
Bu hastalarda öncellikle testise iğne ile girilerek ve sperm bulunamazsa
biyopsi alınarak sperm aranır. Ortalam olarak hastaların %50’sinde sperm
bulunabilmektedir.
Embryo dış
zarının lazerle inceltilmesi başarıyı artırıyor mu?
Emryo dış zarının inceltilmesinin başarı şansı üzerindeki etkisi kesin olarak
kanıtlanamamıştır. Ancak 35 yaşın üzerinde, daha önce başarısız denemesi
olan, embryo kalitesi olan, FSH değeri yüksek olan ve embryo dış zarı kalın
olan hastalarda çok az da olsa bir yararı olduğu düşünülmektedir. Bunun
dışındaki hastalara uygulanmasının bir anlamı yoktur.
Türkiyede tüp bebek merkezlerini ve işleyişlerini denetleyen bir kurum var mı
?
Tüp Bebek
merkezlerini denetleyen Sağlık Bakanlığı bünyesinde Tüp Bebek Kurulu var.
Yeni merkezler açılmadan önce bu kurul tarafından fizik yapı ve ekip
denetlenerek onay veriliyor. Daha sonraki süreç içinde ise belirli
aralıklarla denetimler oluyor. Bu kurul ayrıca her yıl tüp bebek
merkezlerinin uygulama soncularını rapor seklinde alıyor. Tüp Bebek
yapabilecek kişiler de bu kurul tarafından belirlenen eğitim merkezlerinde
eğitime tabi tutuluyor. Kurul yapılan reklam ve promosyon faaliyetlerini de
denetliyor ve gerektiğinde merkezleri uyarıyor veya faaliyetlerine geçici
olarak ara verdirebiliyor.
Yumurta toplama işleminin komplikasyonları ve riskleri var mıdır ?
Yumurta toplama
işlemi genellikle damardan yapılan sakinleştiriciler ve lokal anestezi
eşliğinde rahatlıkla tolore edilebilen bir işlemdir. Bununla beraber eğer
yumurtalıkların konumu zor ulaşılan bir yerdeyse doktorunuz size genel
anestezi önerebilir. İşlem sonrası genelde basit ağrı kesiciler ile
giderilebilen hafif bir ağrı olabilir. Yumurta toplama işleminden sonra
görülebilecek olan komplikasyonlar genellikle enfeksiyon ile ilgilidir ve
oldukça nadir görülür ( 4000-4500 hastada 1 ). Herhangi bir tedavi
gerektirmeyen hafif vajinal kanama olabilir. Eğer kanamanız çok şiddetli ise
lütfen doktorunuz ile temas kurun.
Tüp
bebek yoluyla doğan çocuklarda anomali oranında bir artış oluyor mu?
Tüp bebek yoluyla doğan bebeklerde anomali oranında önemli bir değişiklik
olmamaktadır. Ancak özellikle şiddetli erkek faktörü olan ve mikroenjeksiyon
uygulanan hastalarda cinsiyet kromozomu bozukluklarında minimal bir artış
görülebilmektedir. Ayrıca bazı çalışmalarda kalp anomalileri, nöral tüp
defktleri ve hipospadias gibi anomalilerde hafif bir artış görülmekle
birlikte, genel olarak normal bebeklere göre önemli bir değişiklik
görmüyoruz. Ayrıca daha sonraki davranış ve zeka gibi gelişimlerde de bir
değişiklik gözlenmemektedir.
Embryolar
transfer gününe kadar nerede saklanmaktadır ?
Embryolar inkübatör
adı verilen cihazların içinde saklanır. Bu cihazlar ortam sıcaklık ve pH’ını
( asiditesini ) insan vücudunu taklit edecek şekilde tutarlar. Her çiftin
embryoları inkübatörler içinde ayrı odacıklarda saklanırlar.
Tüp Bebek tedavisi
hangi durumlarda iptal edilir ?
1. Yumurtalıkların
cevabı yetersiz ise tedaviniz yumurta toplama işleminden önce iptal
edilebilir. 2. Yumurtalıklar içinde gelişmiş folikül olmasına rağmen içinden
yumurta çıkmayabilir. Bu durumun iki temel edeni vardır. Foliküllerin içinde
yumurta olmayabilir ( boş folikül sendromu ). Bu durum hastaların %1’inden
daha azında görülür. Ya da folliküller yumurta toplama işleminden önce
zamansız olarak çatlayabilir. Bu durum ise uygulanan stimülasyon protokolüne
bağlı olarak hastaların %2-5’inde görülür. 3. Yumurtalar döllenmeyebilir. Bu
durum mikroenjeksiyon çağında son derece nadirdir. Ancak hastaların %2-5’inde
anormal yumurtalara bağlı olarak döllenme gerçekleşmeyebilir. 4. Döllenen
yumurtalar bölünmeyebilir. Bu durum da son derece nadirdir ve genelde yumurta
bozukluğuna bağlıdır. 5. Azospermik erkekte ameliyat ile sperm
bulunamayabilir. Böyle bir durumda tedavi yumurta toplama işleminden önce
iptal edilir. 6. PGD yapılan olgularda normal bir embryo bulunamayabilir.
Böyle bir durumda embryo transferi yapılmaz.
Türkiye'de embryo transferi
sayısında yasal prosedür ne ?
Türkiye’de transfer
edilebilecek embryo sayısı hakkında T.C.Sağlık Bakanlığı Üremeye Yardımcı
Tedavi Merkezleri Yönetmeliğine göre üçün üzerinde embryo transferi konusunda
sınırlamalar getirilmiştir.
Vücuttaki diğer hücreler sperm yerine
kullanılarak gebelik elde edilebilir mi? Ve kök hücresinden sperm elde
edilebilir mi?
Vücuttaki
diğer hücrelerin sperm yerine kullanılması kopyalama olarak
adlandırılmaktadır. Bu konuda hayvan uygulamalarında ciddi sorunlar var ve şu
an için insan üzerinde uygulanması birçok ülkede yasal olarak yasak veya
uygun bulunmuyor. Kök hücresinden sperm elde edilmesi ise ilerisi için büyük
ümit vaadediyor, ancak şu an için henüz bir uygulama yok.
Donör
uygulamaları ülkemizde varmı ?
Donör
uygulamaları Türkiye de kanunen yasak ve uygulanmaktadır.
İkinci deneme için
ne kadar süre ara vermek gerekiyor ?
Psikolojik açıdan ikinci denemeye aileler ne kadar hazır oluyor?
İkinci deneme
için 1 ay ara vermek yeterli. Daha uzun ara verilmesi ile daha kısa ara
verilmesi durumlarında tedavinin başarısı arasında fark yok. Önemli olan
çiftin psikolojisi ve maddi durumu. Kendini hazır hisseden çiftler için fazla
ara verilmeden denemeler tekrarlanabilir.
Dondurma hangi
durumlarda yapılıyor ?
Her tüp bebek
merkezinin dondurma yapabiliyor olması kanunen şart. Fazla sayıda embryosu
olan çiftlerde transfer edilenlerden arta kalanlar iyi kaliteli ise
dondurulabilir ve Türkiye de 5 yıl saklanabilir. Laboratuvar ortamlarının iyi
olması ile dondurulmuş embryo transferinin başarısı oldukça yüksektir.
Transfer edilen embryoların iyi kalitede olmasına rağmen tutunamama sebebi
nedir?
İyi
kalitedeki embryo, genetik olarak normal embryo olabilme şansını arttırır.
Ancak kesin kriter değildir. Embryo dışında, rahim ile ilgili ve bugün
birçoğunu net olarak bilemediğimiz faktörlerden olabilir.
Kaç defa
tüp bebek uygulayabilirim?
Hasta yumurta
üretebildiği sürece tüp bebek uygulamasına devam edebilir. Ancak genel olarak
üçüncü uygulamadan sonra başarı oranı azalmaktadır
Tüp bebek
uygulamalarına SGK devlet desteği nedir?
SGK ,Devlet memuru ve
Bağ-kur’lu hastalar yapılacak tüp bebek tedavisinde kurumlarının karşıladığı
belli bir oranda indirim alabilmektedir. Ancak bu uygulama için Üniversite
veya Eğitim Hastanelerinden tüp bebek tedavisi olabileceğine dair heyet
raporu almak zorundadır. Bu raporla özel tüp bebek merkezlerinden de
faydalanılabiliyor. Alınan bu raporla 3 tedavi dönemi uygulama şansı
veriliyor.Yine kullanılacak ilaçlar için de sınırlı dozda olmak üzere ilaç
raporu çıkartılabiliyor. İlaçlar %20 katılımdan muaf değil.
Tüp
bebek uygulamalarının dinen bir sakıncası var mı?
Diyanet İşleri
Başkanlığı’nın 01.05.2002 tarihli Din İşleri Yüksek Kurulu kararına göre;
kadın veya erkekteki bir kusur sebebiyle, tabiî ilişkiyle gebeliğin
gerçekleşmesi mümkün olmadığı takdirde, döllendirilecek yumurta ve spermin,
her ikisinin de nikahlı eşlere ait olması, yani bunlardan herhangi birinin
yabancıya ait olmaması, döllenmiş olan yumurtanın başka bir kadının rahminde
değil kendi rahminde (yumurtanın sahibi olan eşin rahminde) gelişmesi, bu
işlemin, gerek anne-babanın, gerek doğacak çocuğun maddî, ruhî ve aklî
sağlığı üzerinde olumsuz bir etkisinin olmayacağının tıbben sabit olması
şartıyla, normal yoldan gebe kalması ve anne olması mümkün olmayan evli
hanımların, çeşitli tıbbi yollarla gebeliklerinin sağlanmasında, İslami
hükümler açısından bir sakınca görülmemektedir .
Tüp Bebek İşleminizi Nasıl
Daha Başarılı Kılabilirsiniz?
Sigarayı bırakınız.
Birçok çalışma sigara içmenin gebelik oranlarını azalttığını
düşündürmektedir. Eğer tamamen bırakamıyorsanız, özellikle embriyo
transferinden sonraki dönemde sigara sayısını azaltmanız bile olumlu bir etki
yapacaktır. Erkek eşlerinde aynı şekilde ve mümkünse işlemden bir kaç ay
öncesinden başlayarak sigarayı bırakması yerinde olacaktır.
Danışmadan ilaç
kullanmayınız. IVF doktorlarına danışmadan alabileceğiniz yegane
ilaçlar 'acetaminophen' (paracetamol) içeren ağrı kesici (Parol, Tamol v.b.)
ilaçlardır. Diğer ilaçlar da alınabilir ancak bir kısmı tehlikelidir; bu
nedenle IVF ekibinin bilgisi dışında ilaç kullanmayınız. Nonsteroidal anti-inflamatuvar
ilaçların (salisilik asit, naproksen sodyum, indometasin içerenler gibi) IVF
siklusu sırasında kesinlikle kullanılmaması gereklidir.
Alkol almayınız.
Erkekler ve kadınlar yumurta toplama işleminden önce günde iki kadehten fazla
alkol almamalıdır. Embriyo transferinden sonra kadın partner tüm alkollü
içeceklerden kaçınmalıdır.
Sıcak banyo ve
saunaya girmeyiniz. Yüksek sıcaklığın, sperm hareketliliği (motilitesi)
ve rahimdeki embriyo üzerine olumsuz etkide bulunduğu gösterilmiştir.
Erkekler, yumurta toplama işleminden en az 90 gün öncesinden itibaren;
kadınlar da embriyo transferinden sonra yüksek sıcaklıktan uzak
durmalıdırlar.
Tüp Bebek İşleminde Başarılı
Olma Şansınız Nedir?
Sağlıklı bir çiftin, bir ayda gebe kalabilme şansı % 20' dir. Bu şans
yardımcı üreme tekniklerinin her uygulanması için % 50'lere kadar
çıkabilmektedir. Ancak cesaret verici bu sonuçlara rağmen başarılı bir
gebelik ve çocuk doğurma konusunda hiçbir IVF programı, çoklu uygulamalarda
dahi garanti veremez. Başarıyı birçok faktör etkiler. Yalnızca hasta yaşı,
infertilite nedeni ve IVF ekibinin tecrübe ve yeteneği ile sınırlı değildir.
İlk tüp bebeğin doğumunun üzerinden yirmi yıldan fazla zamanın geçtiği
günümüzde 'yardımcı üreme teknikleri' ciddi ilerlemeler göstermiştir. Bu da
gebelik oranlarına ve canlı doğan bebek oranlarına olumlu olarak yansımıştır.
IVF sonucunda doğan bebeklerin, doğumsal anormallikler, genetik
anormallikler, zeka problemleri v.b. açısından doğal yollarla olan
bebeklerden farklılık göstermedikleri düşünülmektedir. Ancak çoğul gebelikler
prematür doğum ile sonlanabilir. Buna bağlı olarak oluşacak sorunlar IVF
gebeliklerinde daha sık gözlenebilir. IVF gebelikleri genelde sağlıklı doğum
ile sonuçlanırken, doğal yollar ile oluşan gebeliklerle aynı oranlarda düşük
ya da ölü doğum ile de sonuçlanabilir. Dış gebelik riski IVF gebelikleri için
de söz konusudur. Birden fazla embriyo transferlerinde rahme yerleşmiş bir
embriyo ile birlikte dış gebelik de söz konusu olabilir. Buna 'heterotopik
gebelik' denir. Bu durumda rahim içindeki gebeliği korurken dış gebeliği
tedavi etmek olasıdır.
Gebelik öncesi genetik tanı (preimplantasyon genetik tanı pgt) nedir?
Preimplantasyon genetik tanı embriyolardan bir veya iki hücre alınması ve bu
hücrelerde özel genetik analizler uygulanarak seçilen genetik olarak sağlıklı
embryoların ana rahmine transfer edilmesi işlemidir
Geri
Erkek
Kısırlığı Sık Sorulanlar
Hızlı
Gebe kalmak İçin Yapın!
Taşıyıcı
Annelik Ve Erkekte Kısırlık
Aşılama ,İnseminasyon
Taşıyıcı
Annelik
Endometriyosiste
Kısırlık Tedavisi
Endometriozis
Ve Çikolata Kisti (Endometriyoma)
|