|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Erkek
Kısırlığı |
|
|
Azospermi,
Semende Canlı Sperm Olmaması,
TESE Yöntemi
|
Azospermi, menide hiç sperm görülememe durumuna denir. Bu hastalarda
azospermiye sebep; hormonal ya da genetik bozukluklar, çocukluk çağında
inmemiş testis ya da fıtık nedeniyle geçirilen ameliyatlar, testislerin
yerinde olmamasının geç farkına varılması ve erişkin yaşta ameliyat olmak
ya da hala testislerin yerinde olmaması (kasık kanalından torbaya inip
çıkan, kasık kanalı ya da karın içinde vb.), çocukluk çağında geçirilen
ve testisleri şişirerek faaliyetini bozan ateşli enfeksiyonlardan dolayı
(kabakulak, menenjit vb.),testis tümörü nedeniyle ameliyat sonrası
kemoterapi ya da radyoterapiye maruz olmak ,
|
çeşitli travmalar (trafik kazası, spor yaralanmaları) olabileceği gibi sperm
yollarının doğuştan olmaması, gelişmemesi ya da tıkanık oluşudur. Çocuk
sahibi olamayan azospermik erkekler artık “Mikroskobik testiküler sperm
ekstrasyonu” dediğimiz "Mikro tese" yöntemiyle çocuk sahibi
olabilmektedirler.
Azosperminin
Sebepleri Nelerdir?
Menide Neden Sperm Olmaz?
Bir erkeğin
menisinde hiç sperm olmaması değişik nedenler ile ortaya çıkabilir. Bunların
bir kısmı sperm kanallarının tıkanıklığına bağlıdır. Böyle bir durumda
testislerde sperm üretimi olmakla birlikte bu spermler kanallardaki
tıkanıklık yüzünden meni ile dışarıya atılamamaktadır. Bu durumda tıkanıklığa
bağlı sperm olmamasından söz edilir. Tıkanıklığa bağlı azospermi olgularında
ince bir iğne ile tıkalı olan kanallara ya da testis dokusu içine girilerek
küçük parçalar alınır. Bu parçalar içinde sperm bulma oranı yüzde 100’e
yakındır.
Tıkanıklığa bağlı olmayan durumlarda ise testislerde sperm üretimi ya hiç
yoktur ya da belirli alanlarda çok sınırlı sayıda olmaktadır. Testis dokusu
içinde binlerce küçük tüp benzeri yapı vardır ve bu yapılarda sperm üretimi
değişik aşamalarda devam eder. Bazı tübüllerde hiç üretim olmazken
bazılarında az sayıda sperm olabilmektedir. Cerrahi sperm arama yöntemleri
ile testisin değişik bölgelerinden alınan çok sayıda parça incelendiğinde
sperm hücresi bulunabilmektedir. Mikroskobik tese yöntemi, böyle vakalarda
sperm elde etme şansını büyük oranda artırmaktadır. Menisinde sperm olmayan
erkeklerde, ameliyat mikroskobu kullanılarak testisinden sperm elde etmek
için yapılan bu işlemde, sperm bulunan alanlar daha kolay tanımlanarak sperm
elde edilebilmektedir.
Azospermik Erkeklerde Ne Gibi Genetik İncelemelerin Yapılması Gerekmektedir?
Azospermik
erkeklerde yapılması gereken genetik testlere döndüğümüzde yukarıda
bahsettiğim obstrüktif azospermili erkeklerde kistik fibroz ve vas deferens
agenezisi ile ilgili CFTR genindeki mutasyonların taranmasına ek olarak
nonobstüktif azospermik hastalarda bulunabilecek genetik sorunlar testis
fonksiyonlarını bozabilecek kromozom anomalileri ve sadece sperm üretimini
etkileyebilecek Y kromozumu mikrodelesyonlarıdır.
Kısırlık sorunu olan erkeklerin %7’sinde kandaki akyuvarlarda yapılacak
kromozom incelemesi ile tespit edilebilen koromozom kusurları vardır.
Kromozom kusurlarının sıklığı sperm sayısı ile ters orantılı olup azospermik
erkeklerde bu oran %10 – 15 düzeyindeyken sperm sayısı normal olan erkeklerde
%1’den azdır. Kısırlık sorunu olan erkeklerde gözlenen kromozom
anomalilerinin üçte ikisi cinsiyet kromozumuna aittir (Klinefelter sendromu).
Erkekte majör kromozom kusurları olduğunda çiftin gebeliklerinin düşükle
sonuçlanma olasılığı arttığı, ayrıca kromozom kusurlu veya doğumsal kusurları
bulunan çocuklara sahip olma riskinin de yükseldiği aileye söylenmelidir. Bu
durumda mikroenjeksiyon sonrası elde edilebilecek embriyoların rahme
transferinden önce genetik olarak incelenmesi (preimplantasyon genetik tanı,
PGD) ve sadece normal bulunan embriyoların transfer edilmesi aileye
önerilebilir.
Y kromozomu mikrodelesyonları ise azospermik erkeklerin %5’inde tespit
edilebilir. Bu kusurlar normal karyotip tayini ile tespit edilemeyecek kadar
küçük olduğundan polymerase chain reaction (PCR) olarak adlandırılan bir
genetik test ile bulunabilmektedir. PCR ile tespit edilecek mikrodelesyon
çiftin testis biyopsisi yöntemleriyle sperm bulma şansını belirtebileceğinden
ailenin bilgilendirilmesi için önemlidir. Özellikle Y kromozomundaki AZFa ve
tüm AZFb bölgelerini etkileyen mikrodelesyonların varlığında sperm bulma
olasılığı ciddi düzeyde azalmaktadır.
Özetle nonobstrüktif azospermik hastalara kendilerinde bulunabilecek genetik
kusurlar hakkında detaylı bilgi verilmeli ve yardımcı olabilecek genetik
incelemeler önerilmelidir.
Azospermi de
Tedavi Seçenekleri Nelerdir? Tedavide neler Yapılır?
Tedavisi
Üroloji Uzmanları tarafından yapılmaktadır.Azospermik erkeklerde testislerden
veya epididimlerden sperm elde ederek mikroenjeksiyonda kullanılması
sorunlarına kalıcı çözüm getirmemekte ancak o uygulama ile gebelik elde
etmeye yaramaktadır. Bu erkeklerin daha sonra kendi kendilerine gebelik
sağlama olanakları yoktur.
Nonobstrüktif azospermi vakalarında sorun yukarıda bahsedilen hipotalamus
veya hipofiz bezi kusurlarına bağlı olduğunda altta yatan hastalığın
düzeltilmesi, GnRH, FSH ve testosteron hormonlarıyla tedavi uygulanarak hem
erkeksi fiziksel özelliklerin kazanılması hatta bazı hastalarda sperm
üretiminin sağlanması mümkün olabilir. Ancak bu tedaviler sonuç verene kadar
çok uzun süre gerekmektedir. Ayrıca çiftteki kısırlığa neden olan tek sorunun
erkekteki azospermi olması gerekmektedir. Kadında da bir sorun olduğunda ve
zaten tüp bebek uygulaması gerekiyorsa bu alternatif tedaviler kısırlığın
giderilmesi için geçerli seçenekler olarak görülemez. Ayrıca bu uzun süreçte
kadının yaşı da ilerleyeceğinden mikroenjeksiyonla bile gebelik olasılığı
giderek düşecektir. Bu nedenle bu tedavi yöntemleri ancak erkekte sperm
üretimi dışındaki sorunların giderilmesinde düşünülmelidir.
Asıl sorunun testislerde sperm üretimi olduğu primer testis yetmezliği
vakalarında testisteki sorun ya doğumsaldır veya viral enfeksiyonlar,
radyasyon, kemoterapi, travma gibi dış faktörlere bağlı gelişmiştir. Sperm
üretimi bozuklukları sertoli cell only (SCO) sendromu, matürasyon arresti
(sperm üretiminin çeşitli safhalarında takılması), tubuler skleroz (sperm
üretiminin gerçekleştiği tüplerin hasarı) nedenli olabilir. Bu durumların
hiçbirisinin günümüzde kalıcı tedavisi yoktur ve testisten cerrahi
yöntemlerle sperm elde edilerek mikroenjeksiyonda kullanılması tek
seçenektir.
TESE Ve Mikro TESE
Nedir?
Mikro tese yönteminde, genel anestezi altında yumurtalıklar açılarak
mikroskop altında incelenir. Bu yöntemle yumurtalıkta sperm üretilen bölgeler
daha iyi seçilmekte ve alınan doku miktarı daha az olduğundan çok sayıda
alandan parça alınabilmektedir. Bu dokular laboratuvarda embriyolog
tarafından kesilerek kanalların içine dökülmüş ya da kanallara yapışık olan
sperm hücreleri ayıklanarak mikroenjeksiyon işleminde kullanılır.
Bu
yöntemin avantajları:
• Testisin mikroskop ile incelenmesi sperm bulma şansını yükseltmekte ve daha
fazla sayıda sperm elde edilmesini sağlamaktadır. Eski tekniklerle sperm
bulma oranı yüzde 30-40 arasında değişmekte iken, bu teknik ile sperm bulma
oranı yüzde 60-70 civarına çıkabilmektedir.
• Diğer önemli bir konu da, hastanın testisinden doku kaybının eski yönteme
göre 70 kat daha az olmasıdır. Böylece, operasyonda testislerin en az zarar
görmesi sağlanmakta, salgılanan testosteron hormonunun kandaki seviyesini
azaltacak işlemlerden kaçınılmaktadır.
• Mikroskop altında yapılan bu yöntemin diğer bir avantajı ise, testisi
besleyen damarlara zarar vermeden kesi yapılabilmesidir. Bu nedenle operasyon
sonrası oluşacak yan etkiler azaltılabilmektedir. Çoklu biyopsi ile başarılı
olunamamış ve Klinefelter sendromu gibi genetik nedenlere bağlı sperm yokluğu
olan kişilerde bu yöntemle yüzde 60’ın üzerinde sperm bulma şansı elde
edilebilmektedir.
TESE
yöntemi Nasıl Yapılır? Başarı Oranları Nedir?
Azospermik infertil hastalara Üroloji Uzmanları tarafından uygulanır.TESE
uygulacak hastanın eşi, Kadın-Doğum infertilete kliniğine yönlendirilerek
oradan takibe alınması sağlanır. Kadının ovulasyon (yumurtlama) dönemine göre
TESE uygulanacak erkek, genel anestezi ile uyutularak işleme başlanır.
Testisin üzerindeki cilde 1-2 cm'lik kesi yapılarak testislere ulaşılır ve
testisin damarsız kısmından testis açılır. Ardından mikroskopik olarak testis
incelenir ve en dolgun beyaz renkte daha geniş tubuluslar (çıplak gözle
görmek zordur ama mikroskopik olarak kolayca görülebilir) alınarak, daha ince
ayarlı (daha hassas) mikroskopla, sperm olup olmadığı araştırılır. Eğer
testiste tüm aramalara rağmen sperm bulunamasa, aynı işlem diğer testise de
uygulanır. Bu spermler Kadın-Doğum infertilite birimine ICSI tedavisi için
kullanılmak üzere gönderilir.
Non obstrüktif azospermik çıplak gözle yapılan işlemde testiste sperm bulma
şansı %15-30 arasında iken, mikroskop altında yapılanda bu oran %45-60
arasındadır.
Gebelik oranı, mikroskop kullanılarak yapıldığı zaman %50'den %65'e kadar
çıkmaktadır. Mikroskop kullanıldığı zaman testisten gereksiz doku
alınmadığından, ileride meydana gelebilecek bir takım sorunlar engellenir.
Not:
Daha güncel
bilgilere ,ürolojik problemlerinizin çözümü için yardıma ve bir ürolog ile
irtibata geçebilmeniz için....
Türk Üroloji Derneği;
http://www.uroturk.org.tr/
ve
Türk Androloji Derneği;
http://www.androloji.org.tr/
kuruluşlarından
faydalanabilirsiniz…..
Geri
Erkek
anatomisi
Spermiogram
Erkekte
Kısırlık
Evlat
Edinme
Spermiogramın
Değerlendirilmesi, Yorumu
Tüp
Bebek Ve Sperm Bağışı
Tüpbebek
,Azospermi
Ve İnfertilite Hakkında Merak Edilenler
|
|
|
|
|
|
|
e-gebelik.net
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Site içi arama
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Yakında
e-jinekolog.com
sitemizde
doğum, ameliyat youtube video
RESİMLERİ
FOTOĞRAFLARI
VİDEOLARI
GÖRÜNTÜLERİ
|
|
|